Geçtiğimiz günlerde Üsküdar Musahipzade Celâl Sahnesi'nde # Covid19 tedbirlerine uyarak# izleme fırsatı bulduğumuz "Ay, Carmela" oyunu ile ekim ayına yakışır bir başlangıç yaptık. Jose Sanchis Sinistera’nın kaleme aldığı eseri Yalçın Baykul Türkçeye kazandırmış. Bir metatheatre örneği kabul edilen oyun, tarihsel arkaplana sadık kalınarak gerçeküstücülükle doğallığın harmanlandığı 100 dakikalık görsel ve işitsel bir şölen sunuyordu izleyicilerine.
Dram türündeki oyun, İspanya İç Savaşı sırasında kendilerini Cumhuriyetçiler ile Faşistler arasındaki gerilimin tam ortasında bulan Carmela ve Pavlino isimli iki varyete sanatçının hikayesini konu ediyordu.
Bağımsız, kendine güveni yüksek ve inandıkları uğrunda ölümü göze alacak kadar cesur bir karakter olan Carmela, sürmekte olan savaşın da etkisiyle bir bunalımın içerisindedir. Her ne kadar sahnede, izleyicilerinin karşısında belli etmese de Paulino ile olan konuşmalarında bu bunalım zaman zaman kendini göstermektedir. Anne olma arzusu taşıyan Carmela, savaşta öldürülen askerlerin anneleri ile empati kurarak çevresinde olup bitenlere, evliliğine ve icra ettiği
sanata karşı bir sogulamanın içine girer.
Bir insan haddinden fazla Polonyalı olabilir ama bir anne yine her zaman annedir.
"İnsan İspanya'da hayatta kalmak için ya Milliyetçi ya da Cumhuriyetçi olmak zorundadır" düşüncesine sahip olan Paulino ise Carmela'nın aksine içinde bulunduğu duruma adapte olmuş, söyleyeni önemsemeden itaat etmektedir. Ona göre sanatçı, bulunduğu kabın şeklini alabilmelidir. Kayıtsız ve bencil bir imaj çizse de söz konusu Carmela olduğunda onu ölmüşlerden bile kıskanabilmektedir.
Ertesi gün kurşuna dizilecek askerlere -biz izleyicilere- gösteri yapmaya zorlanan ikili kostümsüz ve provasız sahneye çıkarlar. Paulino'nun tüm çabalarına karşın Carmela boyun eğmeye katlanamaz ve oynun sonunda Cumhuriyetçiler’in bayrağına hakaret eden faşistlere, bayrağı kocaman açıp dalgalandırarak ve şarkıyı söyleyerek cevap verir Carmela. Hemen ardından General Franco tarafından vurulur.
“Ölülere mezar, yaşayanlara ekmek ve özgürlük lazım. Peki sen buna özgürlük diyebilir misin? Siz yaşayanlar boynunuza bir boyun bağı bağlayıp karnınızı doldurduğunuz zaman her şeyi unutuyorsunuz.”
Oyun süresince leitmotif olarak tekrarlanan, savaş sırasında Cumhuriyet yanlılarının gerilla marşı haline gelen "Ay, Carmela!" şarkısındaki "Carmela" İspanya'yı temsil eder. Şarkı, askerler tarafından Carmela'ya dolayısıyla İspanya'ya savaşmayı bırakmayacaklarına dair edilen yemindir.
Oyunda şarkı ile bütünleşmiş bir de bayrak simgesi var. Cumhuriyetçilerin kımızı, sarı, mor renkli bayrağı “Ay! Carmela” şarkısı ile dolaşıyordu tugayların dilinde:
Comments